Yeşil Sol Parti olarak Erzincan – İliç’te meydana gelen ve sürmekte olan doğa katliamı ile haber alınamayan işçilerde sorumluluğu olan dönemin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum olmak üzere tüm sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunduk.
İliç’te 13 Şubat günü gerçekleşen siyanür faciasının üzerinden bir haftadan fazla zaman geçti. Milyonlarca ton siyanürlü çamur, havayı, suyu ve kirletmeye devam ediyor. Bu kirlenme, geniş bir coğrafyada yıllar boyunca etkisini sürdürecek. Aradan geçen bir haftaya karşın 9 maden emekçisi bugün hala siyanürlü çamurun altında. İliç, adeta Türkiye’nin Çernobil’i oldu. İliç faciasından sonra iktidar, kamuoyunun haklı tepkisi üzerine apar topar birkaç maden çalışanını tutukladı. Ardından, maden şirketinin bir yöneticisi tutuklanıp adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Elbette ki bu ağır facianın her düzeydeki sorumlusundan mutlaka hesap sorulmalıdır. Fakat ortaya çıkan facia, sadece birkaç çalışanın kusuru ile açıklanabilecek düzeyde basit bir olay değildir. Ortada ağır bir ekokırım suçu ve 9 emekçinin hayatına mal olan bir iş cinayeti var. Bu facianınım sıralı tüm sorumluları yargı önünde hesap vermelidir. Çalışanlardan çok, karar ve onay vericiler bu facianın en tepedeki sorumlularıdır. İşlenen suçun sorumluluğu asıl bu kişilerdedir. Tüm itirazlara ve uyarılara karşın madene onay verenler, madenin kapasitesinin artırılmasını sağlayanlar, yıllar boyunca devam eden tehlikeye karşın madenin çalışmasına izin verenler bu cinayetin sıralı sorumlularıdır. Çöpler Madeninde 2022’de meydana gelen siyanür sızıntısı sonrasında “İnsan ve çevre sağlığı açısından risk yok” diyen, o dönem başında Murat Kurum’un olduğu bakanlıktır. Çöpler ve Sabırlı Köylerine 250 metre, İliç’e 850 metre, Fırat Irmağı’na 350 metre uzaklıktaki Altın Madeninde kapasite artışına gidildiğinde ‘ÇED Gerekli Değildir’ raporunun altında dönemin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un imzası bulunmaktadır. 2022’deki siyanür sızıntısından sonra Çöpler Altın Madeninde altın arama sahası üç katına çıkarıldı ve bunun onayını da başında Murat Kurum’un bulunduğu bakanlık verdi. “Bölgede toprak kayması riski yoktur” denilen raporun altında yine dönemin bakanı olarak Murat Kurum’un imzası var. Kamu idaresi ve kamu yöneticileri, verdikleri kararların sorumluluğunu taşımakla yükümlüdür. İliç’teki facianın, birçok nedeninin olduğu kuşkusuzdur. Bu nedenlerin en önemlisi orada yapılan işlere verilen onaylardır. Bu onayların sahipleri hesap vermeden adaletin tesis edilmesi mümkün değildir. Bu facianın en tepedeki siyasi sorumlularından biri de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için adaylığı açıklanmış olan Murat Kurum’dur. İliç’te çıkarılan altına ve bu işlere onay veren herkesin eline işçilerin ve doğanın kanı bulaşmıştır. Biz, emeğin ve doğanın haklarını savunan Yeşil Sol Parti olarak, bu planlı cinayetin hesabının sorulması için bu faciada ağır sorumluluğu bulunan dönemin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. Yeşil Sol Parti olarak tüm sorumlulardan bunun hesabını sorana kadar mücadelemize devam edeceğiz.