TÜPRAŞ’ta İş Kazası Değil İş Cinayeti Yeter Artık

 

İş cinayetleri AKP iktidarı ile artarak devam ediyor.

Bu iktidar döneminde resmi makamların verilerine göre 11,282 işçi yaşamını yitirmiş, 299 bin işçi yaralanmış, 162 bin işçi meslek hastalıkları dolayısıyla işsiz kalmıştır.

Bilindiği gibi Çalışma Bakanlığı’nın başlattığı “hedef sıfır kaza” kampanyası geçen ay sona ermişti.

“Hedef sıfır kaza” dediler ama söz konusu kampanya döneminde (13 Mayıs – 12 Eylül) arası) en az 753 işçi yaşamını yitirdi. Yani her gün en az 6 emekçi iş cinayeti sonucu hayatını kaybetti.

Taşeron çalıştırmanın yaygınlaşması, sendikal örgütlenmeyi engelleme, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini almama gibi nedenlerle iş cinayetleri giderek artmakta. Geçtiğimiz Eylül ayında en az 147, yılın ilk dokuz ayında ise en az 1485 işçi hayatını kaybetti.

“Sıfır kaza” projesi sunuyorlar ama işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor.

Bugün de İzmir’in Aliağa ilçesindeki TÜPRAŞ Rafinerisi’nde, boş ürün tankının bakımı sırasında, gaz sıkışmasının neden olduğu sanılan bir patlama meydana geldi. Patlamada 4 işçi öldü, 1’i ağır 2 işçi yaralandı.

Aliağa Kaymakamı Bayram Yılmaz, gerçekleri ters yüz ederek, “iş kazasının gaz sıkışması nedeniyle meydana geldiğinin değerlendirildiğini, rafinerinin diğer birimlerinde faaliyetlerin sürdüğünü” ifade edebiliyor.

Kaymakam Yılmaz, tesisin üretime devam ettiğini söylerken, AKP zihniyetini en güzel biçimde yansıtıyor. Onlara göre emekçinin ölmesinin bir kıymeti yok, üretim durmasın yeter.

Her ne kadar onlar “fıtrat” dese de, “iş kazası” diyerek ölümleri meşrulaştırmaya çalışsalar da bu bir iş kazası değil iş cinayetidir.

Bu ve benzeri cinayetleri 6331 sayılı İş Sağlığı ve İş Güvenliği Yasası’nın iş yerlerinde uygulanmadığını göstermektedir.

Adeta yasalar değişiyor, ihmaller zinciri ve zihniyet değişmiyor.

Nafta tankında yeterli temizlik koşullarını yerine getirmeden, havalandırma sağlanmadan ve çalışma esnasında gaz ölçümü yapılmadan kaynak yapılması cinayete davetiye çıkarmaktır.

Yeşil Sol Parti olarak, OHAL’in aynı zamanda grev kırıcılığı, fazla çalışma, işsizlik, keyfilik ve iş cinayetleri demek olduğunu biliyor ve OHAL’in derhal kaldırılması gerektiğine inanıyoruz.

YETER ARTIK! İNSAN YAŞAMINI HİÇE SAYAN, KAR VE ÜRETİM BİÇİMİNE HAYIR

11.10.2017

Yeşim Arslan-Atilla Kılıç

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi

İzmir İl Örgütü Eş Sözcüleri

PAYLAŞ