Yeşil Sol Parti Meclisi ve Genişletilmiş Müzakere Kurulu, 4 Ağustos 2018 tarihinde Kuşadası’nda toplanmış ve aşağıdaki metni kamuoyu ile paylaşmaya karar vermiştir.
Yaşanan savaşlar, çatışmalar, iklim değişikliği ve çevre felaketleri nedenleri ile tüm dünyada yoğun bir nüfus hareketi gözlenmektedir. Göçlerden kaynaklı yaşanan sorunlar, hiçbir önlem alınmaksızın çığ gibi büyümektedir. Bunun yanı sıra popülist ve sağcı lider ve iktidarların pompaladığı söylemlerle tüm dünyada ırkçılık ve milliyetçilik de yükselmekte; buna bağlı olarak sağ, popülist iktidarlar zeminlerini genişletmekte ve faşist hareketler güçlenmektedir.
Küresel kapitalist sistem, talan ve sömürüyü artırarak, ekonomik ve ekolojik krizi daha da derinleştirmektedir. Emek ve doğa üzerindeki bu sömürünün ve baskının sonlandırılması hedeflenerek demokrasi, emek, adalet ve barış mücadelesinin küresel bazda daha da güçlendirilmesi gerekmektedir.
Dünyada gelişen bu eğilimin bir parçası olarak Türkiye’de iktidar bloğu içinde ittifaklar değişmiş, mevcut rejim krizine çözüm olarak egemen güçler tarafından Erdoğan liderliğinde milliyetçi muhafazakar, merkeziyetçi, tekçi yeni bir ittifak kurulmuştur. 24 Haziran seçimlerinden sonra ise yeni rejimin inşası hızlanmıştır.
24 Haziran seçim sonuçları yeni rejimin inşasında iktidar bloğuna güç kazandırarak yeni olanaklar sağlamıştır. Diğer yandan yer yer açığa çıkan sorunlar, iktidar bloğu içinde bir çatlağın da sürmekte olduğunu göstermektedir. Bu iktidar bloğunun sürüp sürmeyeceği ya da nasıl bir yol alacağı, önümüzdeki dönem hayata geçirilecek politikalara bağlıdır. Elbette toplumsal muhalefetin tavrı, mücadelenin genişletilmesi ve güçlendirilmesi iktidar bloğunun üzerinde ciddi bir baskı aracı olacak konumlanmalıdır.
24 Haziran’da genel anlamda iktidar bloğu karşısında önemli bir güç toparlamayı başaran muhalefetin açığa çıkarmış olduğu sonuç, rejim değişikliğini engelleyecek bir politik durumun ortaya çıkmasına yetmemiştir. Rejim değişikliği karşısında yeni politik tutumlara ihtiyacımız olan bir dönemin içinde olduğumuz gerçeği ile ortak aklın geliştirilmesi gerekmektedir.
Daha iyimser olmamızı sağlayan ve güç biriktirerek kararlı bir şekilde yürümemiz gerektiğine işaret eden gerçeklik, muhalefetin parçalı ve dağınık olmasına rağmen, baskın seçim karşısında, bileşeni olduğumuz ve desteklediğimiz HDP’nin aldığı sonuç olmuştur. Bu sonuç, yükselen milliyetçilik ve ırkçılık karşısında da bir umut ışığı olmuştur.
24 Haziran seçimlerinde, farklı toplumsal kesimlerin göstermiş olduğu demokratik dayanışma HDP’nin başarısında etkili olmuş ve gelecek açısından bu farklı kesimlerin demokrasi mücadelesinde de yan yana durabilme umudunu hissettirmiştir. Farklı toplumsal kesimlerin oy vererek gösterdiği bu dayanışma oldukça anlamlı ve değerlidir. Bu dayanışma ve açığa çıkan umut, demokrasi mücadelesinin zeminini yeniden tarif etmek açısında kimi politik sonuçları da üretmiş durumdadır.
Yeşil Sol Parti olarak;
Bugün iktidar bloğunun, tekçi, otoriter siyaset anlayışı karşısında, bürokratik, manipülatif, seçkinci siyaset yapma anlayışından farklı olarak farklılıkları zenginliğimiz olarak gören, şeffaf, katılımcı, yaratıcı ve dayanışmacı bir siyaset tarzı ile muhalefet hattında yeni bir dinamizm ve hedef yaratarak mücadele etmeye; bu tekçi, otoriter iktidar bloğu karşısında hayatın her alanında tutum almaya, üstümüze düşen görevlerin sorumluluğu içinde yürümeye ve birlikte olabileceğimiz bütün farklı kesimlerle dayanışma içinde olmaya kararlıyız.
İçinden geçilmekte olan politik koşulların gereğini yapabilmek için, Yeşil Sol Parti örgütünün kuruluştan bugüne politik/örgütsel sorunlarının cesaretle tartışılması, mevcut durumun sürdürülebilir bir örgütsel dinamizme kavuşturulması gerektiğini biliyoruz.
Partimizin Olağan Konferans/Kongre sürecinin içinden geçilmekte olan dönemin taşıyıcısı olabilecek bir örgütlenmeyi sağlayacak şekilde kurgulanmasında kararlıyız.
Yeşil Sol Parti olarak;
Konferans/Kongre sürecinde örgüt gündemimizi toplumsal muhalefetin yeni dönemde politikaları ve inşası üzerine belirleyerek, bütün başlıkları bu ana başlık etrafında tüm örgüt bütününde ve birlikte mücadele ettiğimiz her kesimle tartışmaya hazırız.
Demokrasi mücadelesinin kazanılması açısından önemli bir anlam yüklediğimiz HDP’nin sorunları açısından, özellikle bileşenlik hukununu ve benzer çözüm bekleyen konuların bu ana başlık altında ele alınması ve yeni politik önerilerin açığa çıkarılması konusunda çabamızı sürdürme kararlılığındayız.
Hedefimiz ekoloji ve demokrasi mücadelesinde en geniş perspektifle toplumsal muhalefete katkı sağlamaktır. Bu yolda toplumun en geniş kesimleri ile buluşarak mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz.